29 Kasım 2015 Pazar

YAŞAM BENDEN RAZIDIR !....




İbrahim Ormancı YAŞAM BENDEN RAZIDIR şiiriyle karşınızda.







14 Mayıs 2015 Perşembe

İBRAHİM KARACA ; SOMA ŞİİRİYLE KONTRA EDEBİYAT'TA !...




















Sevgili Adaşım ; Şiirimizin her zaman ,halktan , emekten yana olan gür sesi Sevgili İbrahim Karaca Kontra Edebiyat'ta SOMA adlı şiirini paylaşmaktan onur duyuyorum. Bu şiiri paylaşmak için kendisinden izin istediğimde yazdıklarını çeyizine saklamadığını söyleyip paylaşabileceğimi söyleyen bu mütevazi ve yiğit insanı seviyorum.





BİR İBRAHİM ORMANCI ŞİİRİ ; İNCE DERT !...





























İNCE DERT

Yatılı okulun,
En mahzun öğrencisiydik anımsa.
O yıllarda mektup yazardık…
Gurbetten sılaya, kalpten kalbe,
Sevgi ışınlardık…
Yoksulduk ama,
Daha yenilmemiştik yaşama…
Umutlarımız vardı,
Açılmadık gonca misali…
İyi ki vardık….

***

Son tren gidince,
Garda kalakalan iki yolcuyduk,
Sanki birbirimizi iki okyanusun,
Kavuştuğu bir boğazda bulduk.
Sen de güzeldin, ben de güzel,
Ama gözüm biz yapamadık.
İtiraf ediyorum,
Bir elmanın iki yarısı bile olamadık…

***

Aşk bizden razı belki,
Biliyorum birbirimizden razıyız.
İyi ki girmişsin dünyama desem de,
İçimdeki bu yürek sızısı nedir ?  ( İbrahim Ormancı )


Not : Şiirimin görseli Sevgili Gülce Ataseven'in resmidir. Kendisine bu görseli kullanmama izin verdiği için çok teşekkür ediyorum.

16 Nisan 2015 Perşembe

İBRAHİM ORMANCI : BİR GÜN !....








































BİR GÜN !...

Hava bozdu,
Yağmur olur, boran olur…
Gördüğü rüyayı,
Anacığına sorup,
Hayra yoran olur…
Yıllar sonrası bile,
Yaşadıklarını sineye çekmeyip,
Uğradığı zulmün hesabını soran olur…

***

Hava bozdu,
Bir ağaç tohuma durur,
Koskoca orman olur.
En destansı aşklar bile,
Gün gelir yalan olur...
Ardına bakmadan,
Terk edip gittiğin,
O mazlum bakışlı insan var ya,
Nakış nakış işler dizelerinde seni,

Unutamadığın gönül yaran olur !.... ( İbrahim ORMANCI )


Not : Bu şiirime kendi resim fotoğrafını koymama izin veren Sevgili Meltem Ertin kardeşime
çok teşekkür ediyorum. İyi ki var !..

BİRGÜL YEĞİN'DEN BİR ŞİİR ; SÖYLE !...






























SÖYLE


Ne varsa kuytularında,
Coğrafyanda hangi mevsimi, 
hangi mevsimsiz zamanı,
hangi zamansız kırıklığı,
sarıyosa sol yanın, 
söyle

Söyle
gittin mi,
kaldın mı,
bıktın mı, 
düş/mektemisin?
Sınırlı zamanda 
sınırsız acı/lara
Söyle

yamalı hayalleri, 
yarınsız akşamları,
suspus yalnızlığı,
maskeli baloyu,
söyle

söyle
yağmurları özlüyormusun,
özlüyormusun bulutları,
bulutları giydiriyormusun kirpiklerıne?
Söyle

söyle
zaman beklemez!
Ne seni,
ne beni.
Nede duraksız yolculukları!
Söyle

söyle
yol bitmeden
yolcu gitmeden
şarkılar susmadan,
külleri soğumadan,
söyle!

(zaman beklemez kimseyi, ya geçip gider, ya alıp gider, bir varmış bir yokmuş misali! )



BİRGÜL YEĞİN

Sevgili Birgül Yeğin'e bu şiiri KONTRA EDEBİYAT'ta yayımlamamıza izin verdiği için çok teşekkür ediyor ve kednisine şiir yolculuğunda sonsuz başarılar diliyoruz.

14 Nisan 2015 Salı

GÜREL ORMANCI'DAN BİR ŞİİR ; SAKLI DÜNYA !...





























Sevgili Gürel Ormancı ; bir savunman yani avukat. Aynı zamanda şair. Milliyet Genç Şairler Antolojisi 2'de aynı soyadını paylaşan iki genç şair olarak şiirlerimiz yayımlanmıştı. Yıllar sonra kendisiyle tanışma olanağı bulduk. KONTRA EDEBİYAT biraz ara verdi. 2015'in ilk blogunu çok sevgili Gürel Ormancı'nın Saklı Dünya yayımlayarak açıyoruz. Kendisine çok teşekkür ediyorum.




SAKLI DÜNYA

Bozuk bir mızıkayla kötü bir şarkı çalıyorum
Ayıplasınlar beni hayatım kadar saçmalıyorum

Ben bu ne idüğü belirsiz kalemle susuyorum
Bu ne dediği belirsiz şiiri yazıyorum

Bu yollar beni parçalıyor, ikilere ayırıyor
Şehirde çoğalıyorum her damlayla ıslak
Eski mendiller arıyorum

( mendiller dedemin arka cebinden çıkarlardı
direncin kokusuyla kırışmış
bir ihtiyar gibi bakarlardı )

Yeni yollardan yürüyorum, yeni yüzlere bakıyorum
Tüm sevgililerimi seviyorum kırık bir ayna gibi
Bakıyorlar yüzüme

Ben diyorum ben yani ben
‘’ bütün bunları acı olsun diye yaşadım ‘’
Acı beni varediyor, iliklerime kan akıtılırken

Bir çırpıda sevişirdik, kuşlar haber alırlardı
Aklıma güzel bir kalem geliyor, beyaz bir kağıt

( kalem, babamın gömlek cebinden çıkardı
en kötü kağıdı, buruşuk bir pis kağıdı
öğretmen yazısıyla yıkardı )

Turfanda acılar için sıraya giriyorum
Süren bir yaz var dışarıda
Birileri kağıtlara isim yazıyor telaşla
Adım haytalarla anılıyor, küllerini yiyen bir anka mıyım )

Beni bekleyenler var ama ben anahtarlarımı kaybettim

‘ anahtar annemim cebinden çıkardı
bütün gerekli kapıları açardı ilginçtir
sonra gider bulaşıklarını yıkardı )


                 GÜREL ORMANCI   AĞUSTOS 2001